Haziran ayında en az 159 işçi hayatını kaybetti

Sağlık (isigmeclisi@gmail.com) - isigmeclisi@gmail.com | 10.07.2023 - 14:22, Güncelleme: 10.07.2023 - 14:27 5737+ kez okundu.
 

Haziran ayında en az 159 işçi hayatını kaybetti

Seçimler bitti ve AKP/Cumhur İttifakı’nın ‘güven ve istikrar’ içinde inşa edeceğini belirttiği ‘Türkiye Yüzyılı’ başladı. Ancak işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında değişen bir şey yok. Aksine önlem almama, sendikal baskı, hukuksuzluk, aşırı çalıştırma... kısacası güvencesizleştirme devam ediyor. Bunun sonucu olarak da iş cinayetleri sürüyor.
Patlamalar, ezilmeler, göçükler, yüksekten düşmeler, elektrik çarpmaları... ‘Türkiye Yüzyılı’nın ilk ayında işçiler için değişen bir şey yok... Haziran ayında en az 159 işçi hayatını kaybetti   MKE Barutsan’da patlama MKE Elmadağ barut ve roket fabrikasında meydana gelen patlamada beş işçi arkadaşımız hayatını kaybetti. Akabinde olay anındaki kamera görüntülerine bakılarak hazırlanan bilirkişi raporunda kaybettiğimiz iki işçi arkadaşımız “asli kusurlu” fabrika yetkilileri ise “tali kusurlu” olarak belirtildi. Oysa fabrikada örgütlü olan Petrol-İş yetkililerinin yaptığı açıklamalarda, fabrikada anonim şirket yapısına geçildikten sonra dışarıdan, yani OSGB’den hizmet alımına dayalı işçi sağlığı modeline geçildiği, işçi kadrosunun yarı yarıya azaltıldığı, işçilerin sadece uzmanlaştıkları atölyelerde değil, o gün iş olan atölye hangisiyse orada çalıştırıldıkları, “en az iş gücüyle en fazla üretim yapmak ve işçilik maliyetlerini minimuma çekmek” anlayışının hâkim olmaya başladığı belirtildi. Sendikanın bu duruma karşı eylemleri yıllardır sürüyor. Diğer yandan Kimya Mühendisleri Odası da fabrikadaki patlamaya dair bir açıklama yayımladı ve fabrikadaki sorunlara dikkat çekti: “Tesiste üretilen dinamit hamuru yüzde 30 oranında nitrogliserin içerir. Nitrogliserin, çok hassas ve kontrol edilmesi zor, güçlü bir patlayıcıdır. Yoğunluğu 1,6 civarında olması nedeniyle taşınması ve stokta bekletilmesi su ile olmaktadır. Tüm bu riskli duruma karşın, nitrogliserin tesise su ile borularla transfer edilmekte ve tesisteki nitrogliserin tankına su ile birlikte alınmaktadır. Yoğunluk farkı nedeni ile nitrogliserin tankın alt kısmında bulunduğundan buradan otomatik olarak belirlenen miktarda teraziye alınarak mikserde hamura karıştırılmaktadır. Nitrogliserinli dinamit üretim ve kullanımındaki tehlike nedeni ile gelişmiş ülkelerde kullanımı bırakılmıştır. Yerine üretimi ve kullanımı tehlikeli olmayan sıvı patlayıcılara geçilmiştir. Bu amaçla M.K.E.K. tarafından ihalesi yapılarak sıvı patlayıcı tesisi ‘İtalyan Previzani’ firmasınca 2009 yılında kurulmuş, ancak üretime geçilmesi gerçekleştirilemediği için eski yöntemdeki yani nitrogliserinli dinamit üretimine devam edilmiştir.” Sıcakta çalış(tır)ma Dünya çapında sıcaklık rekorları kırılıyor. Ortalık nemden yapış yapış, yerden adeta alev çıkıyor, hava durumu görsellerinde harita neredeyse kırmızıya boyanmış. Televizyondan “işiniz yoksa öğle saatlerinde dışarı çıkmayın, bol sıvı alın, güneşte kalmayın” uyarıları yapılıyor. Ancak tarımda, inşaatta, tersanede, kısacası birçok işkolunda, özellikle öğle sıcağında işçilerin dışarıda çalıştırılması devam ediyor. Kapalı ortamlarda ve kalabalık bir biçimde çalışmak da sorunun başka bir yönü tabii ki. İşçiler bu kadar sıcakta çalışmak zorunda mı? Bu kavurucu sıcakla bedensel gücümüz sınanmak zorunda mı? Hangi önlemler alınabilir? Önlemler alınmazsa, işten atılmaktan korkmadan, sıcakta çalışmayı reddedebilir mi? Bu ve benzeri sorular akla geliyor. Bu noktada birçok ülkede farklı kriterler mevcut ama neredeyse hiçbiri uygulanmıyor, işçiler sıcak ortamlarda çalışmaya devam ediyor. Oysa çalışma saatlerinde düzenlemeye gidilmesi ve hava sıcaklığının daha düşük olduğu saatlerde çalışılması, uygun (hafif ve nefes alabilen) iş kıyafetlerinin sağlanması, serinletici ekipmanlar ve havalandırmanın oluşturulması, dinlenme molaları gibi önlemler alınmalı. Ancak önlemler hayata geçirilmiyor, işçiler çalıştırılmaya devam ediyor, çeşitli sağlık sorunlarına maruz kalınıyor, meslek hastalıkları (örneğin melanom dışı cilt kanseri) ve kalp krizi/beyin kanaması gibi nedenlerle ölümler artıyor. İSİG mücadelesi, çalışılan ortamlarda asgari ve azami sıcaklık sınırının koyulmasını sınıfsal bir talep olarak gündemine almak ve bu taleplerin hayata geçirilmesi için mücadele etmek zorundadır. Davutpaşa, Hendek, Çelikaslan Tekstil, Batman Kayyumu... Adaletsizlik sürüyor 31 Ocak 2008’de meydana gelen, 20’si işçi 21 kişinin öldüğü, 130 kişinin yaralandığı Davutpaşa Patlamasının ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Davutpaşalı Adalet Arayan Aileler ceza davası açılana kadar 35 hafta Taksim Tramvay Durağı’nda nöbet tuttu. On sanık hakkında dava açıldı. Mahkeme 6,5 yıl süren yargılamasını 14 Temmuz 2014’te tamamladı. Zeytinburnu Belediyesi yetkilileri ve bina sahiplerine çeşitli cezalar verildi. Yargıtay, mahkemenin kararını bozdu. 17 Ocak 2019’da Yargıtay kararından sonraki mahkeme süreci tamamlandı. Zeytinburnu Belediyesi yetkilileri iş cinayetinde sorumlu bulunmasına rağmen verilen cezaların iki yılın altında olması ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı nedeniyle sanıklar bir gün bile hapis yatmadı. Patlamada sorumluluğu bulunan kamu görevlilerine verilen cezaların ertelenmesi ve “yaşam hakkı ihlali” gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne taşınan dava 14 yıl sonra karara bağladı ve “yaşam hakkının ihlal edildiğine” karar verildi. Kararın bir örneği yeniden yargılama yapılmak üzere Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme, başvuruculara 1 milyon 200 bin TL tazminat ödenmesini kararlaştırdı. Mahkeme’nin bozma kararından sonra, Haziran'da yapılan ikinci duruşmasında, kovuşturmanın geliştirilmesi talebi reddedildi. Etkin soruşturma yapılmadığı, bütün sorumlular yargılanmadığı için Anayasa Mahkemesi'nin bozma kararına uyulmamış oldu. 17 Ekim 2023'te üçüncü duruşması görülecek davada savcının mütalaasını vermesi bekleniyor. Aileler duruşmaların gidişatının mahkemeden tatminkâr olmayan, adaletsiz bir karar çıkacağını gösterdiğini belirtiyor. Hendek'te, Yukarı Çalıca mevkinde bulunan Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nda 3 Temmuz 2020’de meydana gelen patlamada 7 işçi hayatını kaybetti, 127 kişi ise yaralandı. Patlamanın ardından yapılan yargılama sürecinde 7 sanığa “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçlarından 6 yıl 8 ay ile 16 yıl 3 ay arasında hapis cezaları verildi. Bu yıl da hayatını kaybeden işçilerin yakınları, demokratik kitle örgütü temsilcileri ve avukatlar ‘Hendek için Adalet’ pankartı taşıyıp fabrikanın giriş kapısına kadar yürüyüş yaparak bir anma geçekleştirdi. Gaziantep OSB’deki Çelikaslan Tekstil fabrikasında 6 ve 9 Haziran 2020’de iki işçi çalışırken yakalandıkları COVİD-19 nedeniyle hayatlarını kaybetmişti ancak ölümler iş kazası statüsünde sayılmamıştı. BirTek-Sen’in mücadelesiyle ölümlerle ilgili dava açılmış ve patron İrfan Çelikaslan sorumlu olarak gösterilmişti. Ancak 7 Haziran 2023’te dava Gaziantep 5. İş Mahkemesi tarafından dosyada bilirkişi olmadığı iddiasıyla reddedildi. Dosya sürecinde bilirkişi de bu konuda uzman olmadığını belirterek davadan çekilmişti. Mahkeme, yeni bir bilirkişi talebinde bulunması gerekirken talepte bulunmayıp davayı reddetti. Böylece İrfan Çelikaslan yargılanmadı. Diğer yandan patron İrfan Çelikaslan 14 Mayıs seçimlerinde AKP’den milletvekili seçildi. Kayyum yönetimindeki Batman Belediyesi’nin Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nce kiralanan iş merkezinin tadilat inşaatında, 8 Temmuz 2021’de sigortasız çalıştırılan ve yüksekten düşme nedeniyle hayatını kaybeden inşaat ustasının ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmada, Belediye görevlisi Metin Gürbüz asli kusurlu bulundu ancak hakkında 2 yıl boyunca işlem yapılmadı. Kayyumun soruşturma izni vermemesi üzerine Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 6. İdare Mahkemesi’ne itirazda bulundu. Başvuruyu kabul eden mahkeme, “soruşturma izni verilmemesi” kararını kaldırdı. İstinaf Mahkemesi, Gürbüz’ün “Görevi kötüye kullanma”, “Kamu idaresinin güvenirliğine ve işleyişine karşı suçlar”, “Kamu kurumunu zarara uğratma”, “Sigortasız ve iş güvenlik önlemleri olmaksızın işçi çalıştırmak ve kasıt seviyesinde ihmalle işçi ölümüne neden olmak” suçlarını işlediğine dair güçlü delillerin olduğunu belirterek, Gürbüz’ün olayda yüzde 100 kusurlu olduğuna dair bilirkişi raporuna da yer verdi. Kararın üzerine Batman Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmayı sürdürdü. Gürbüz ile ilgili hazırlanan SGK raporuyla, Kamu İhale Kanunu’na aykırı iş yapıldığı da ortaya çıktı. Ancak kayyum Vali Ekrem Canalp’in izin vermemesi nedeniyle, olayda asli kusurlu bulunan Metin Gürbüz hakkında bu süreçte herhangi bir işlem yapılmadığı gibi, kendisine sekiz müdürlük daha bağlanarak Belediye Başkan Yardımcısı görevine getirildi. İSİG direnişleri sürüyor Önlem almama, sendikal baskı, hukuksuzluk, aşırı çalıştırma, kısacası güvencesizleştirme ve iş cinayetleri devam ederken işçilerin yaşam mücadelesi de sürüyor. Finans Merkezi, Tuzla Tersaneleri, kimya-metal-tekstil fabrikaları, Orta Anadolu’nun enerji işçileri, özel kurum öğretmenleri gibi birçok işkolunda çalışanların mücadeleleri de baskı, hukuksuzluk, hava koşulları demeden sürüyor. Örneğin Haziran ayında Limter-İş, İnşaat-İş, Dev Yapı-İş, Sosyal-İş, Enerji-Sen ve Dev Turizm-İş sendikaları, “Sıra kimde? 8 haftada 9 iş cinayeti, sıranı bekleme, örgütlen!” pankartıyla; “İş kazası değil bu bir cinayet”, “Çalışırken ölmek istemiyoruz” sloganları atarak yürüyüşe geçti ve Tuzla İçmeler Caddesi’ni iş cinayetlerine karşı trafiğe kapattı ve Ada Tersanesi’ne kadar polisin engellemelerine rağmen yürüdü. Tıpkı Tuzla’da olduğu gibi Türkiye’nin dört bir yanında İSİG direnişleri sürüyor, sürecek...   Yüzde 80’ini ulusal basından; yüzde 20’sini ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından öğrendiğimiz bilgilere dayanarak tespit ettiğimiz kadarıyla, 2023 yılının ilk altı ayında (Ocak’ta 120, Şubat’ta 213, Mart’ta 130, Nisan’da 122, Mayıs’ta 145 ve Haziran’da 159 olmak üzere) en az 889 işçi hayatını kaybetti...   Haziran ayında iş cinayetlerinin işkollarına göre dağılımı şöyle: Tarım, Orman işkolunda 29 emekçi (11 işçi ve 18 çiftçi); İnşaat, Yol işkolunda 28 işçi; Taşımacılık işkolunda 20 işçi; Ticaret, Büro, Eğitim, Sinema işkolunda 14 emekçi; Metal işkolunda 10 işçi; Konaklama, Eğlence işkolunda 8 işçi; Belediye, Genel İşler işkolunda 8 işçi; Petro-Kimya, Lastik işkolunda 6 işçi; Gemi, Tersane, Deniz, Liman işkolunda 6 işçi; Madencilik işkolunda 4 işçi; Tekstil, Deri işkolunda 4 işçi; Ağaç, Kâğıt işkolunda 4 işçi; Enerji işkolunda 4 işçi; Gıda, Şeker işkolunda 3 işçi; Sağlık, Sosyal Hizmetler işkolunda 3 işçi; Savunma, Güvenlik işkolunda 2 işçi; Çimento, Toprak, Cam işkolunda 1 işçi; elimizdeki veriler ışığında çalıştığı işkolunu belirleyemediğimiz 5 işçi hayatını kaybetti…   Haziran ayında iş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımı şöyle: Trafik, Servis Kazası nedeniyle 43 işçi; Ezilme, Göçük nedeniyle 24 işçi; Kalp Krizi, Beyin Kanaması nedeniyle 19 işçi; Yüksekten Düşme nedeniyle 18 işçi; Elektrik Çarpması nedeniyle 12 işçi; Şiddet nedeniyle 10 işçi; Patlama, Yanma nedeniyle 8 işçi; Nesne Çarpması, Düşmesi nedeniyle 4 işçi; İntihar nedeniyle 3 işçi; Kesilme, Kopma nedeniyle 2 işçi; Zehirlenme, Boğulma nedeniyle 2 işçi; diğer nedenlerden dolayı 14 işçi hayatını kaybetti…   Haziran ayında iş cinayetlerinin yaş gruplarına göre dağılımı şöyle: 14 yaş ve altı 5 çocuk işçi, 15-17 yaş arası 4 çocuk/genç işçi, 18-29 yaş arası 28 işçi, 30-49 yaş arası 64 işçi, 50-64 yaş arası 40 işçi, 65 yaş ve üstü 4 işçi, yaşını bilmediğimiz 14 işçi hayatını kaybetti…   Haziran ayında 55 şehirde ve yurtdışında dört ülkede (kısa vadeli çalışmak için gidilen veya Türkiye menşeili şirketlerde çalışan) iş cinayeti tespit etmiş durumdayız: 20 ölüm İstanbul’da; 10 ölüm Ankara’da; 8 ölüm Manisa’da; 6’şar ölüm Antalya, Bursa ve Samsun’da; 5’er ölüm Adana, Denizli, Gaziantep ve Kocaeli’nde; 4’er ölüm Kayseri, Mersin ve Zonguldak’ta; 3’er ölüm Adıyaman, Bolu, Edirne, Osmaniye, İzmir, Konya ve Muğla’da; 2’şer ölüm Balıkesir, Çorum, Düzce, Erzincan, Hatay, Kastamonu, Siirt, Sivas, Şanlıurfa, Trabzon ve Yalova’da; 1’er ölüm Ardahan, Aydın, Bilecik, Bitlis, Çankırı, Diyarbakır, Elazığ, Eskişehir, Gümüşhane, Isparta, Kahramanmaraş, Karaman, Kars, Kırklareli, Malatya, Mardin, Niğde, Ordu, Rize, Sakarya, Şırnak, Tekirdağ, Uşak, Van, ABD, Japonya, Özbekistan ve Polonya’da meydana geldi… 2023 yılının Haziran ayında iş cinayetlerinde hayatını kaybeden 159 işçinin isimleri… Dursun Kesen, Mehmet Harmancı, Kuzey Evergen, Eshet El Hemellas, Fikret Kara, M.F.G., Mehmet Ören, Hikmet Şen, Salim Demir, Sevinç Özen, Muhammed Emir Bakla, Hamza Gönül, Mohammed Zain, Nergüze Kartal, Mertcan Kuru, Kadir Ergül, Zihni Şenler, Kezban Akpınar, Y.G., Ali Açıkkol, Şerif Kirli, E.D., Nobat Geldi, Yunus Akat, Murat Ören, Hasan Bozdağ, Ayşe Yıldız, Hacer Karaca, Emin Üzer, Ömer Küçükgergerli, Muammer Eryılmaz, Recep Semiz, Kadir Bıyıklı, Hüseyin Eroğlu, Mehmet Ali Daday, Remzi Tahtacı, Mehmet Kutlu, İbrahim Özdemir, Ahmet Ünal, Fırat Elverir, İhsan Küçükerdem, Alattin Akçiçek, İsmail Özdemir, Mehmet Apalak, Sibel Demir, Leman Öztürk, Fazlı Bekar, Şuayip O., Mustafa Kula, Cesim Hacıoğlu, Sultan Erdoğan, Taha Yasin Aydemir, Birol Şakir Kaya, Elena David, Kemal Şenel, Emin Erkan Şenol, Mehmet Zeki Yıldız, Ahmet İkbal Açin, Muzaffer Sönmez, Beşir Kaya, Harun Kaya, Oktay Baştuğ, Gökhan Şahin, Oğuzhan Temur, Mehmet Erduran, Ferit Saldırıcı, Kazım Soğancı, İsmail Danışman, Koray Koç, İhsan Turan, Ahmet Topaloğlu, Emre Keklik, Harun Yıldız, Dede Albayrak, Nevzat Kaymaz, Faysal Elsubey, Ertuğrul Kaya, Hasan Usta, Ömer Faruk Yıldız, Mustafa A.H., Birkan Bingöl, İbrahim Bozat, İrfan Kitiş, Mehmet Sadık Keleş, İbrahim Özer, Şenel Gül, Mehmet Elik, Arif Atmaca, Yasin Yıldız, Sezer Uğur, Mehmet Aydın, Hüseyin Karayel, Yakup Güçlü, Erdoğan Yeşil, Hasan Şipal, Ahmet Kurt, Orhan Çelik, Serdar Yılmaz, Naki Karalar, Mustafa Aykut, Önder Demiray, Ragıp Uzun, Mehmet Yılmaz, Şener Gürbüz, Kemal Keçelioğlu, İsmail Kaynak, Ayhan Çitim, Hüseyin Aslan, Osman Ergenç, Alperen Tecir, Yusuf Kurt, Beytullah Kanıcı, Servet Kesen, Mehmet Nas, Erol Çomuk, Bektaş Algül, Enver Kesici, Vedat Güçtekin, Fatih Yılmaz, D.Y., O.K., Mahmut Akkoç, Ömer Koray Özbay, Ali Oğuz Genç, Mücahit Aytaç, H.S., Güney Ürüncü, Hasan Aydı, Mehmet İncetepe, Ahmet Kaya, İbrahim Dam, Engin Kara, Ayser Büyükyıldız, Melek Bağce, Emel Akar, Hakan Ağcagül, Mehmet Akif Zengin, Nuri Okudan, Ayça Yavuz, İbrahim Saygı, Abdulhakim Eşiyok, Özer Tuğ, Abdulcelil Er Bayram, Recep Özbekler, Necdet Bayorul, Metin Günay, Ayşe Başar, Zeynel Malacı, Abaidullah Achikzai, Nurdan Tavukçuoğlu Ardal, Özcan Gök, Ensar Şahin, Resul Yılmaz, Durdu Meşe, İlhami Küçüker, Emrah Şahbaz, Bülent Kırkan, Davut Gökdemir ve ismini öğrenemediğimiz bir işçi... İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi    
Seçimler bitti ve AKP/Cumhur İttifakı’nın ‘güven ve istikrar’ içinde inşa edeceğini belirttiği ‘Türkiye Yüzyılı’ başladı. Ancak işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında değişen bir şey yok. Aksine önlem almama, sendikal baskı, hukuksuzluk, aşırı çalıştırma... kısacası güvencesizleştirme devam ediyor. Bunun sonucu olarak da iş cinayetleri sürüyor.

Patlamalar, ezilmeler, göçükler, yüksekten düşmeler, elektrik çarpmaları...
‘Türkiye Yüzyılı’nın ilk ayında işçiler için değişen bir şey yok...
Haziran ayında en az 159 işçi hayatını kaybetti


 

MKE Barutsan’da patlama
MKE Elmadağ barut ve roket fabrikasında meydana gelen patlamada beş işçi arkadaşımız hayatını kaybetti. Akabinde olay anındaki kamera görüntülerine bakılarak hazırlanan bilirkişi raporunda kaybettiğimiz iki işçi arkadaşımız “asli kusurlu” fabrika yetkilileri ise “tali kusurlu” olarak belirtildi. Oysa fabrikada örgütlü olan Petrol-İş yetkililerinin yaptığı açıklamalarda, fabrikada anonim şirket yapısına geçildikten sonra dışarıdan, yani OSGB’den hizmet alımına dayalı işçi sağlığı modeline geçildiği, işçi kadrosunun yarı yarıya azaltıldığı, işçilerin sadece uzmanlaştıkları atölyelerde değil, o gün iş olan atölye hangisiyse orada çalıştırıldıkları, “en az iş gücüyle en fazla üretim yapmak ve işçilik maliyetlerini minimuma çekmek” anlayışının hâkim olmaya başladığı belirtildi. Sendikanın bu duruma karşı eylemleri yıllardır sürüyor.

Diğer yandan Kimya Mühendisleri Odası da fabrikadaki patlamaya dair bir açıklama yayımladı ve fabrikadaki sorunlara dikkat çekti: “Tesiste üretilen dinamit hamuru yüzde 30 oranında nitrogliserin içerir. Nitrogliserin, çok hassas ve kontrol edilmesi zor, güçlü bir patlayıcıdır. Yoğunluğu 1,6 civarında olması nedeniyle taşınması ve stokta bekletilmesi su ile olmaktadır. Tüm bu riskli duruma karşın, nitrogliserin tesise su ile borularla transfer edilmekte ve tesisteki nitrogliserin tankına su ile birlikte alınmaktadır. Yoğunluk farkı nedeni ile nitrogliserin tankın alt kısmında bulunduğundan buradan otomatik olarak belirlenen miktarda teraziye alınarak mikserde hamura karıştırılmaktadır. Nitrogliserinli dinamit üretim ve kullanımındaki tehlike nedeni ile gelişmiş ülkelerde kullanımı bırakılmıştır. Yerine üretimi ve kullanımı tehlikeli olmayan sıvı patlayıcılara geçilmiştir. Bu amaçla M.K.E.K. tarafından ihalesi yapılarak sıvı patlayıcı tesisi ‘İtalyan Previzani’ firmasınca 2009 yılında kurulmuş, ancak üretime geçilmesi gerçekleştirilemediği için eski yöntemdeki yani nitrogliserinli dinamit üretimine devam edilmiştir.”

Sıcakta çalış(tır)ma
Dünya çapında sıcaklık rekorları kırılıyor. Ortalık nemden yapış yapış, yerden adeta alev çıkıyor, hava durumu görsellerinde harita neredeyse kırmızıya boyanmış. Televizyondan “işiniz yoksa öğle saatlerinde dışarı çıkmayın, bol sıvı alın, güneşte kalmayın” uyarıları yapılıyor. Ancak tarımda, inşaatta, tersanede, kısacası birçok işkolunda, özellikle öğle sıcağında işçilerin dışarıda çalıştırılması devam ediyor. Kapalı ortamlarda ve kalabalık bir biçimde çalışmak da sorunun başka bir yönü tabii ki.

İşçiler bu kadar sıcakta çalışmak zorunda mı? Bu kavurucu sıcakla bedensel gücümüz sınanmak zorunda mı? Hangi önlemler alınabilir? Önlemler alınmazsa, işten atılmaktan korkmadan, sıcakta çalışmayı reddedebilir mi? Bu ve benzeri sorular akla geliyor. Bu noktada birçok ülkede farklı kriterler mevcut ama neredeyse hiçbiri uygulanmıyor, işçiler sıcak ortamlarda çalışmaya devam ediyor. Oysa çalışma saatlerinde düzenlemeye gidilmesi ve hava sıcaklığının daha düşük olduğu saatlerde çalışılması, uygun (hafif ve nefes alabilen) iş kıyafetlerinin sağlanması, serinletici ekipmanlar ve havalandırmanın oluşturulması, dinlenme molaları gibi önlemler alınmalı. Ancak önlemler hayata geçirilmiyor, işçiler çalıştırılmaya devam ediyor, çeşitli sağlık sorunlarına maruz kalınıyor, meslek hastalıkları (örneğin melanom dışı cilt kanseri) ve kalp krizi/beyin kanaması gibi nedenlerle ölümler artıyor. İSİG mücadelesi, çalışılan ortamlarda asgari ve azami sıcaklık sınırının koyulmasını sınıfsal bir talep olarak gündemine almak ve bu taleplerin hayata geçirilmesi için mücadele etmek zorundadır.

Davutpaşa, Hendek, Çelikaslan Tekstil, Batman Kayyumu... Adaletsizlik sürüyor
31 Ocak 2008’de meydana gelen, 20’si işçi 21 kişinin öldüğü, 130 kişinin yaralandığı Davutpaşa Patlamasının ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Davutpaşalı Adalet Arayan Aileler ceza davası açılana kadar 35 hafta Taksim Tramvay Durağı’nda nöbet tuttu. On sanık hakkında dava açıldı. Mahkeme 6,5 yıl süren yargılamasını 14 Temmuz 2014’te tamamladı. Zeytinburnu Belediyesi yetkilileri ve bina sahiplerine çeşitli cezalar verildi. Yargıtay, mahkemenin kararını bozdu. 17 Ocak 2019’da Yargıtay kararından sonraki mahkeme süreci tamamlandı. Zeytinburnu Belediyesi yetkilileri iş cinayetinde sorumlu bulunmasına rağmen verilen cezaların iki yılın altında olması ve Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması kararı nedeniyle sanıklar bir gün bile hapis yatmadı. Patlamada sorumluluğu bulunan kamu görevlilerine verilen cezaların ertelenmesi ve “yaşam hakkı ihlali” gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne taşınan dava 14 yıl sonra karara bağladı ve “yaşam hakkının ihlal edildiğine” karar verildi. Kararın bir örneği yeniden yargılama yapılmak üzere Bakırköy 6. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Mahkeme, başvuruculara 1 milyon 200 bin TL tazminat ödenmesini kararlaştırdı. Mahkeme’nin bozma kararından sonra, Haziran'da yapılan ikinci duruşmasında, kovuşturmanın geliştirilmesi talebi reddedildi. Etkin soruşturma yapılmadığı, bütün sorumlular yargılanmadığı için Anayasa Mahkemesi'nin bozma kararına uyulmamış oldu. 17 Ekim 2023'te üçüncü duruşması görülecek davada savcının mütalaasını vermesi bekleniyor. Aileler duruşmaların gidişatının mahkemeden tatminkâr olmayan, adaletsiz bir karar çıkacağını gösterdiğini belirtiyor.

Hendek'te, Yukarı Çalıca mevkinde bulunan Büyük Coşkunlar Havai Fişek Fabrikası'nda 3 Temmuz 2020’de meydana gelen patlamada 7 işçi hayatını kaybetti, 127 kişi ise yaralandı. Patlamanın ardından yapılan yargılama sürecinde 7 sanığa “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçlarından 6 yıl 8 ay ile 16 yıl 3 ay arasında hapis cezaları verildi. Bu yıl da hayatını kaybeden işçilerin yakınları, demokratik kitle örgütü temsilcileri ve avukatlar ‘Hendek için Adalet’ pankartı taşıyıp fabrikanın giriş kapısına kadar yürüyüş yaparak bir anma geçekleştirdi.

Gaziantep OSB’deki Çelikaslan Tekstil fabrikasında 6 ve 9 Haziran 2020’de iki işçi çalışırken yakalandıkları COVİD-19 nedeniyle hayatlarını kaybetmişti ancak ölümler iş kazası statüsünde sayılmamıştı. BirTek-Sen’in mücadelesiyle ölümlerle ilgili dava açılmış ve patron İrfan Çelikaslan sorumlu olarak gösterilmişti. Ancak 7 Haziran 2023’te dava Gaziantep 5. İş Mahkemesi tarafından dosyada bilirkişi olmadığı iddiasıyla reddedildi. Dosya sürecinde bilirkişi de bu konuda uzman olmadığını belirterek davadan çekilmişti. Mahkeme, yeni bir bilirkişi talebinde bulunması gerekirken talepte bulunmayıp davayı reddetti. Böylece İrfan Çelikaslan yargılanmadı. Diğer yandan patron İrfan Çelikaslan 14 Mayıs seçimlerinde AKP’den milletvekili seçildi.

Kayyum yönetimindeki Batman Belediyesi’nin Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü’nce kiralanan iş merkezinin tadilat inşaatında, 8 Temmuz 2021’de sigortasız çalıştırılan ve yüksekten düşme nedeniyle hayatını kaybeden inşaat ustasının ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmada, Belediye görevlisi Metin Gürbüz asli kusurlu bulundu ancak hakkında 2 yıl boyunca işlem yapılmadı. Kayyumun soruşturma izni vermemesi üzerine Batman Cumhuriyet Başsavcılığı, Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi 6. İdare Mahkemesi’ne itirazda bulundu. Başvuruyu kabul eden mahkeme, “soruşturma izni verilmemesi” kararını kaldırdı. İstinaf Mahkemesi, Gürbüz’ün “Görevi kötüye kullanma”, “Kamu idaresinin güvenirliğine ve işleyişine karşı suçlar”, “Kamu kurumunu zarara uğratma”, “Sigortasız ve iş güvenlik önlemleri olmaksızın işçi çalıştırmak ve kasıt seviyesinde ihmalle işçi ölümüne neden olmak” suçlarını işlediğine dair güçlü delillerin olduğunu belirterek, Gürbüz’ün olayda yüzde 100 kusurlu olduğuna dair bilirkişi raporuna da yer verdi. Kararın üzerine Batman Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturmayı sürdürdü. Gürbüz ile ilgili hazırlanan SGK raporuyla, Kamu İhale Kanunu’na aykırı iş yapıldığı da ortaya çıktı. Ancak kayyum Vali Ekrem Canalp’in izin vermemesi nedeniyle, olayda asli kusurlu bulunan Metin Gürbüz hakkında bu süreçte herhangi bir işlem yapılmadığı gibi, kendisine sekiz müdürlük daha bağlanarak Belediye Başkan Yardımcısı görevine getirildi.

İSİG direnişleri sürüyor
Önlem almama, sendikal baskı, hukuksuzluk, aşırı çalıştırma, kısacası güvencesizleştirme ve iş cinayetleri devam ederken işçilerin yaşam mücadelesi de sürüyor. Finans Merkezi, Tuzla Tersaneleri, kimya-metal-tekstil fabrikaları, Orta Anadolu’nun enerji işçileri, özel kurum öğretmenleri gibi birçok işkolunda çalışanların mücadeleleri de baskı, hukuksuzluk, hava koşulları demeden sürüyor. Örneğin Haziran ayında Limter-İş, İnşaat-İş, Dev Yapı-İş, Sosyal-İş, Enerji-Sen ve Dev Turizm-İş sendikaları, “Sıra kimde? 8 haftada 9 iş cinayeti, sıranı bekleme, örgütlen!” pankartıyla; “İş kazası değil bu bir cinayet”, “Çalışırken ölmek istemiyoruz” sloganları atarak yürüyüşe geçti ve Tuzla İçmeler Caddesi’ni iş cinayetlerine karşı trafiğe kapattı ve Ada Tersanesi’ne kadar polisin engellemelerine rağmen yürüdü. Tıpkı Tuzla’da olduğu gibi Türkiye’nin dört bir yanında İSİG direnişleri sürüyor, sürecek...

 

Yüzde 80’ini ulusal basından; yüzde 20’sini ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından öğrendiğimiz bilgilere dayanarak tespit ettiğimiz kadarıyla, 2023 yılının ilk altı ayında (Ocak’ta 120, Şubat’ta 213, Mart’ta 130, Nisan’da 122, Mayıs’ta 145 ve Haziran’da 159 olmak üzere) en az 889 işçi hayatını kaybetti...

 

Haziran ayında iş cinayetlerinin işkollarına göre dağılımı şöyle: Tarım, Orman işkolunda 29 emekçi (11 işçi ve 18 çiftçi); İnşaat, Yol işkolunda 28 işçi; Taşımacılık işkolunda 20 işçi; Ticaret, Büro, Eğitim, Sinema işkolunda 14 emekçi; Metal işkolunda 10 işçi; Konaklama, Eğlence işkolunda 8 işçi; Belediye, Genel İşler işkolunda 8 işçi; Petro-Kimya, Lastik işkolunda 6 işçi; Gemi, Tersane, Deniz, Liman işkolunda 6 işçi; Madencilik işkolunda 4 işçi; Tekstil, Deri işkolunda 4 işçi; Ağaç, Kâğıt işkolunda 4 işçi; Enerji işkolunda 4 işçi; Gıda, Şeker işkolunda 3 işçi; Sağlık, Sosyal Hizmetler işkolunda 3 işçi; Savunma, Güvenlik işkolunda 2 işçi; Çimento, Toprak, Cam işkolunda 1 işçi; elimizdeki veriler ışığında çalıştığı işkolunu belirleyemediğimiz 5 işçi hayatını kaybetti…

 

Haziran ayında iş cinayetlerinin nedenlerine göre dağılımı şöyle: Trafik, Servis Kazası nedeniyle 43 işçi; Ezilme, Göçük nedeniyle 24 işçi; Kalp Krizi, Beyin Kanaması nedeniyle 19 işçi; Yüksekten Düşme nedeniyle 18 işçi; Elektrik Çarpması nedeniyle 12 işçi; Şiddet nedeniyle 10 işçi; Patlama, Yanma nedeniyle 8 işçi; Nesne Çarpması, Düşmesi nedeniyle 4 işçi; İntihar nedeniyle 3 işçi; Kesilme, Kopma nedeniyle 2 işçi; Zehirlenme, Boğulma nedeniyle 2 işçi; diğer nedenlerden dolayı 14 işçi hayatını kaybetti…

 

Haziran ayında iş cinayetlerinin yaş gruplarına göre dağılımı şöyle: 14 yaş ve altı 5 çocuk işçi, 15-17 yaş arası 4 çocuk/genç işçi, 18-29 yaş arası 28 işçi, 30-49 yaş arası 64 işçi, 50-64 yaş arası 40 işçi, 65 yaş ve üstü 4 işçi, yaşını bilmediğimiz 14 işçi hayatını kaybetti…

 

Haziran ayında 55 şehirde ve yurtdışında dört ülkede (kısa vadeli çalışmak için gidilen veya Türkiye menşeili şirketlerde çalışan) iş cinayeti tespit etmiş durumdayız: 20 ölüm İstanbul’da; 10 ölüm Ankara’da; 8 ölüm Manisa’da; 6’şar ölüm Antalya, Bursa ve Samsun’da; 5’er ölüm Adana, Denizli, Gaziantep ve Kocaeli’nde; 4’er ölüm Kayseri, Mersin ve Zonguldak’ta; 3’er ölüm Adıyaman, Bolu, Edirne, Osmaniye, İzmir, Konya ve Muğla’da; 2’şer ölüm Balıkesir, Çorum, Düzce, Erzincan, Hatay, Kastamonu, Siirt, Sivas, Şanlıurfa, Trabzon ve Yalova’da; 1’er ölüm Ardahan, Aydın, Bilecik, Bitlis, Çankırı, Diyarbakır, Elazığ, Eskişehir, Gümüşhane, Isparta, Kahramanmaraş, Karaman, Kars, Kırklareli, Malatya, Mardin, Niğde, Ordu, Rize, Sakarya, Şırnak, Tekirdağ, Uşak, Van, ABD, Japonya, Özbekistan ve Polonya’da meydana geldi…

2023 yılının Haziran ayında iş cinayetlerinde hayatını kaybeden 159 işçinin isimleri…
Dursun Kesen, Mehmet Harmancı, Kuzey Evergen, Eshet El Hemellas, Fikret Kara, M.F.G., Mehmet Ören, Hikmet Şen, Salim Demir, Sevinç Özen, Muhammed Emir Bakla, Hamza Gönül, Mohammed Zain, Nergüze Kartal, Mertcan Kuru, Kadir Ergül, Zihni Şenler, Kezban Akpınar, Y.G., Ali Açıkkol, Şerif Kirli, E.D., Nobat Geldi, Yunus Akat, Murat Ören, Hasan Bozdağ, Ayşe Yıldız, Hacer Karaca, Emin Üzer, Ömer Küçükgergerli, Muammer Eryılmaz, Recep Semiz, Kadir Bıyıklı, Hüseyin Eroğlu, Mehmet Ali Daday, Remzi Tahtacı, Mehmet Kutlu, İbrahim Özdemir, Ahmet Ünal, Fırat Elverir, İhsan Küçükerdem, Alattin Akçiçek, İsmail Özdemir, Mehmet Apalak, Sibel Demir, Leman Öztürk, Fazlı Bekar, Şuayip O., Mustafa Kula, Cesim Hacıoğlu, Sultan Erdoğan, Taha Yasin Aydemir, Birol Şakir Kaya, Elena David, Kemal Şenel, Emin Erkan Şenol, Mehmet Zeki Yıldız, Ahmet İkbal Açin, Muzaffer Sönmez, Beşir Kaya, Harun Kaya, Oktay Baştuğ, Gökhan Şahin, Oğuzhan Temur, Mehmet Erduran, Ferit Saldırıcı, Kazım Soğancı, İsmail Danışman, Koray Koç, İhsan Turan, Ahmet Topaloğlu, Emre Keklik, Harun Yıldız, Dede Albayrak, Nevzat Kaymaz, Faysal Elsubey, Ertuğrul Kaya, Hasan Usta, Ömer Faruk Yıldız, Mustafa A.H., Birkan Bingöl, İbrahim Bozat, İrfan Kitiş, Mehmet Sadık Keleş, İbrahim Özer, Şenel Gül, Mehmet Elik, Arif Atmaca, Yasin Yıldız, Sezer Uğur, Mehmet Aydın, Hüseyin Karayel, Yakup Güçlü, Erdoğan Yeşil, Hasan Şipal, Ahmet Kurt, Orhan Çelik, Serdar Yılmaz, Naki Karalar, Mustafa Aykut, Önder Demiray, Ragıp Uzun, Mehmet Yılmaz, Şener Gürbüz, Kemal Keçelioğlu, İsmail Kaynak, Ayhan Çitim, Hüseyin Aslan, Osman Ergenç, Alperen Tecir, Yusuf Kurt, Beytullah Kanıcı, Servet Kesen, Mehmet Nas, Erol Çomuk, Bektaş Algül, Enver Kesici, Vedat Güçtekin, Fatih Yılmaz, D.Y., O.K., Mahmut Akkoç, Ömer Koray Özbay, Ali Oğuz Genç, Mücahit Aytaç, H.S., Güney Ürüncü, Hasan Aydı, Mehmet İncetepe, Ahmet Kaya, İbrahim Dam, Engin Kara, Ayser Büyükyıldız, Melek Bağce, Emel Akar, Hakan Ağcagül, Mehmet Akif Zengin, Nuri Okudan, Ayça Yavuz, İbrahim Saygı, Abdulhakim Eşiyok, Özer Tuğ, Abdulcelil Er Bayram, Recep Özbekler, Necdet Bayorul, Metin Günay, Ayşe Başar, Zeynel Malacı, Abaidullah Achikzai, Nurdan Tavukçuoğlu Ardal, Özcan Gök, Ensar Şahin, Resul Yılmaz, Durdu Meşe, İlhami Küçüker, Emrah Şahbaz, Bülent Kırkan, Davut Gökdemir ve ismini öğrenemediğimiz bir işçi...

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi

 

 
Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve marmaracagdas.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.
.com/890.js">

deneme bonusu veren siteler 2023 bahis siteleri deneme bonusu veren siteler

siyahbet